Büyük önder Atatürk’ün “Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli kültürdür.” sözünün ne anlama geldiğini 4. sınıflarımız iliklerine kadar hissetti. Öğrencilerimiz, 11-14 Ekim tarihleri arasında şubeler halinde Etnografya ve Arkeoloji Müzesini Profesyonel Turist Rehberi Zeynep Vardar ve sınıf öğretmenleri eşliğinde hikayeler dinleyerek, soru sorarak, özümseyerek gezdiler. Gezinin ana teması olan kültür öğelerimizin neler olabileceği gezi öncesinde her sınıfa özel olarak yapılan sunumlarla anlatıldı. Sınıflarda öğrencilerimizin zengin kültürel varlığımızı daha iyi kavramalarını sağlamak amacıyla her biri farklı renklerde oyalar, yazmalar, arkeologların yaptığı işi anlatmaya yarayacak ojelerden de yararlanıldı. Türk kültürü ve Anadolu kültürünün bileşkesi olarak çok zengin, çok katlı ve çok güzel bir kültürümüzün olduğu örneklerle anlatıldı. Yaşadıkları coğrafyada binlerce yıl önce var olan kültürlerin de farkına varmalarının amaçlandığı gezide öncelikle “Kültür farklılıkları ne ayıptır, ne kötüdür. Yaşadığımız dünyayı zengin kılar.” ana düşüncesi vurgulandı. Yazmaların renginin ve iğneyle bin bir zahmetle işlenen oyaların renginin ve şeklinin de bir anlamı olduğu anlatıldı. Sınıftaki sunumlarda İzmir’in on kez yıkılıp yeniden kurulan bir şehir olarak her katmanında ayrı bir zenginliği barındırdığı ve bu zenginlikleri höyükleri tıpkı bir sanatçı ustalığı ve sabrıyla kazarak gün yüzüne çıkaran ve her buluntudan yola çıkarak yeni bir öykünün ve yaşanmışlığın da yazarı arkeologlardan bahsedildi. Arkeoloji Müzesinde sergilenen lahitlerin önünde eski Anadolu kültürlerindeki yaygın bir durum olan ölen kişinin en sevdiği eşyalarla birlikte gömülmesi ve bugün İstanbul Arkeoloji Müzesinde sergilenen tarihin bulunmuş en eski aşk mektubunun yer aldığı tablette nelerin yazılı olduğu okundu. Gezi sonrasında öğrencilerin her iki müzede gördüğü ve etkilendiği motifleri çizebilecekleri “Benim Eserim” adlı resim çalışması gerçekleştirildi. Öğrencilerin çalışmalarından oluşan okul içinde mini bir sergi açılacak.
Gezi öncesi ve sonrasında otobüs içinde sohbetlerin konusu da bizim kültürümüzün en değerli özelliklerinden olan büyüklere saygı, bayramlar, e el öpme ve komşuluk ilişkileri oldu. Öğrenciler eğer isterlerse kendi en sevdikleri ve değerli buldukları malzemelerden kendi kişisel müzelerini oluşturacaklar.