Öğrencilerimiz, yaptıkları gezilerle insanoğlunun doğanın sahibi değil, bir parçası olduğunu ve asli görevinin de doğayı korumak olduğunu yaşayarak öğreniyor.
4. sınıf öğrencilerimiz, öğretmenleri ve gezi rehberi Zeynep Vardar eşliğinde Ege Üniversitesi Tabiat Tarihi ve Botanik Müzesini gezdi. Müzede gördükleri Anadolu’nun farklı coğrafyalarında bulunan hayvan fosillerinden çok etkilenen öğrenciler, Tabiat Tarihi Müzesinin simgesi haline gelen Amerika’da bulunan dinozor fosilinin birebir kopyası olan Tyrannosaurus iskeletini uzun uzun incelediler. Anadolu’nun bir zamanlar ormanlarla kaplı olduğunu bu ormanlarda birbirinden farklı birçok canlı çeşidinin barındığını, bu ormanların panterlere, mamutlara ev sahipliği yaptığını öğrendiler.
Botanik Müzesinde ise birbirinden farklı bitki çeşitlerini gören öğrencileri ise en çok etkileyen Sakız ve Sığla (Günlük) ağacı oldu. Çok sevdikleri sakızın Sakız ağacının öz suyundan yapıldığını öğrendiler. Yapraklarına dokunup ellerini kokladıklarında çiğnedikleri sakızın kokusunu ellerinde hissetmeleri çok hoşlarına gitti. Sığla ağacının ise aslında ülkemiz için ne büyük bir hazine olduğunu şaşkınlıkla öğrendiler. Sadece ülkemizde değil dünyada sadece Muğla ilimizde yetişen bu ağacın yağının parfüm sanayisinde kokuları kalıcı kılmak için kullanıldığı, bunun yanı sıra astım ve göğüs hastalıklarına çok iyi geldiğini öğrendiler. Tespih bitkisinin sinekleri kovduğunu, bir tür sinek ilacı etkisi yaptığını, bataklıkları kurutmak için Okaliptüs ağaçlarının birebir olduğunu ve bu ağaçların yapraklarını yiyen koalalar hariç tüm canlıların zehirlendiğini öğrendiler. Doğada bulunan bütün canlı türlerinin insan yaşamı için ne kadar önemli ve değerli olduğunu kavradılar.